YouTube'da başlamış olan Konuşanlar komedi programı şimdilerde ise Exxen platformunda devam etmekte olan Hasan Can Kaya, yeni sezonun 16. bölümünde yapmış olduğu itiraf ile bütün seyircileri kahkaha tufanına tutmuştu. Bir dönem komi olarak çalışmakta olduğunu dile getirmiş Hasan Can Kaya, gelen turistlerin teklifi ile ilgili yaşamış olduğunu anısını anlatınca stüdyodakilerin ağızlarını açık bıraktı.

Konuşanlar programı ile adını bir hayli duyurmuş olan Hasan Can Kaya, sormuş olduğu sorular ile seyircileri hem güldürüyor hem ter içinde bırakıyor. Cuma günlerinde yeni bölümü yayınlanan Konuşalar programının, son bölümünde yine kahkalara boğulduk.

Yunus Emre adındaki konuk, 'İlgimi çeken kadınları, kadına götürmek istiyorum. Ben de oturup, onları izleyeceğim.' sözlerini dile getirmesiyle Hasan Can'dan beklenmedik bir itiraf geldi.

"KIZ ARKADAŞIMLA BİZ... SEN DE GELİR MİSİN?"

"Ben 16 yaşındayken, komiydim. İngilizce öğreneceğim diye bir yer arıyorum. Güngören'de oturuyorum. Yaz tatilinde, Sultanahmet'e gittim iş buldum. İngilizce öğreneceğim orada... Komi oldum 24 saat bulaşık yıkattırıyorlardı, turist görmüyorum yani... Sonra bir tek öğrenci misafirhanesinde kalanları görüyorum, onlar kahvaltıya gelip gidiyor. Sabit gördüğüm Norveçli uzun boylu bir kadın var, beni tek lobuyla döver. Yaşı da büyük biraz. O geldi şey dedi; (İngilizcem yettiği kadar anladım) 'Kız arkadaşımla biz... Sen de gelir misin?'

"İKİ KIZ BEN TEK"

İki kız, ben tek! Bir de dört tane meme. Yani diğer her şeyden iki tane var. Ben havalara zıplıyorum, tuvalette oley çekiyorum, kız çok havalıyım. 'Gelirim, olur' diyorum. İnanamıyorum böyle bir şeyin gerçek olduğuna... Sonra ben gülüyorum diye bozuldu. Ben mutluluktan gülüyorum halbuki.

"SEN BİZİ İZLEYECEKSİN"

Odalarına gittim, meğer şey demiş, 'Biz birlikte oluyoruz, sen bizi izleyeceksin. Ben de gurur yapıp gitmedim. Dedim tamam. İzlerim yani, sadece izletiyorsanız o da olur. Arada oyuna girme girişimlerim de oluyordu, onu da bırakmıyorlardı. Sonuna kadar zorladım. Son 3-4 dakikaya kadar ben de bir cila çekeyim mi diye..."